21 Haziran 2013 Cuma

Kooperatif sermaye” oluşturmak

“Kooperatif sermaye” oluşturmak
“Kooperatif sermaye” oluşturmak
Kooperatif finans kuruluşları, gelecek kuşaklar için olduğu kadar, dünyaya zarar vermeyecek yatırımları gerçekleştirebilecek “kooperatif sermaye” adı ile yeni bir sermaye biçimi geliştirmek durumundadırlar.
Sermaye, herhangi bir işletmenin üretim sürecinde kullandığı dört üretim faktöründen (emek, doğa, sermaye ve girişimci) biridir. Klasik ekonomide girişimci, bu dört faktörü eşgüdümleyerek, kendisine en yüksek getiriyi (kar) sağlayacak şekilde işletmesini planlar. Sermayenin getirisi burada bir maliyet unsuru (faiz) olarak üretimden payını alır.
Sermayenin en yalın tanımı, üretilmiş üretim aracıdır. Örneğin işletme arazisi içinde bulunan ve üretimde kullanılan her türlü bina, yol, sulama tesisleri, alet ve ekipman , işletmenin kasasında veya banka hesabında bulunan ve üretim için kullanacağı likit varlıklar (para, kıymetli evraklar, vb…) o işletme için sermayedir.
Tarihi süreç içinde sermaye “tasarruflar”ın  banka sistemi içinde toplanması, bunun da endüstriyel işletmelerin sermayesi ile bütünleşmesi sonucunda yeni bir sermaye kavramı türedi : finans kapital. Finans kapitalin kaynağı, ekonomide “ücret+rant+faiz+kar” şeklinde  tanımlanan fonksiyonel bölüşümün, yine makro ekonomik dengenin temeli olan “toplam gelirlerin, toplam harcamalar”la eşitlenememesinden kaynaklanmaktadır. Yani kısacası, finans kapitalin kaynağı kapitalist işletmenin “ne kadar üreteceği” sorusuna, verdiği “karının maksimum” olduğu düzeydeki yanıtını gerçekleştiren  yapısından kaynaklanmaktadır. Tarihi süreç içinde oluşan finans kapital, bir sömürü mekanizmasını ve ekonomide sürekli bir bunalım üretme  olgusunu bünyesinde taşımaktadır.
Bu süreci tersine çevirmek için birkaç yüzyıldır farklı ekonomik sistemler gündeme taşınmıştır. Ancak son yüzyıldaki uygulamalar, ekonominin temel  mahrecinin “pazarlar”, ana aktörlerinin de üretim ve tüketim birimleri olan “işletmeler +hanehalkları” olduğunu netleştirmiştir. Bu durumda üretimi ihtiyaçlara göre planlayan yeni bir işletmecilik yaklaşımına (kooperatif işletmeler) ve bu amaca uygun kullanılabilecek yeni birsermaye oluşumuna(kooperatif sermaye) ihtiyacı doğmuştur.
Kooperatif finans kuruluşları, gelecek kuşaklar için olduğu kadar, dünyaya zarar vermeyecek yatırımları gerçekleştirebilecek “kooperatif sermaye” adı ile yeni bir sermaye biçimi geliştirmek durumundadırlar[1]. Böyle bir sermayenin oluşması için, kooperatif üyelerinin bu konuda hazırlıklı ve bilinçli olması gerekir. Ayrıca böyle bir sermayenin oluşumunun toplumsal, ekonomik ve hukuki ortamları da  geliştirilmelidir.
Bunun gerekçesi şöyle açıklanabilir : finans sermayesi kurumları ile bu kurumlara başvuran yatırımcıların amacı aynıdır : en yüksek kar elde etmek; ayni zamanda “elde etmek istedikleri karı sürekli artırmak”; bunun yanında hissedarların girişim yatırımları üzerindeki gücü zayıftır; güçleri, yaptıkları yatırımın büyüklüğüne bağlıdır . Bu durum kısaca şöyle özetlenebilir : “bir TL, bir oy” kuralı geçerlidir.
Kooperatif işletmeler ise, egemen ekonomik modelden ve aşırı kar arayışından kaynaklanan eşitsizliklere karşı bir tepki  olarak doğarlar. Kooperatiflerdeki “kooperatif sermaye”, üyelerinin ihtiyaçlarını tatmine yönelmiş, ayni zamanda toplumun sürdürülebilir kalkınmasına yönelik ilkelere göre ortaklarına olan yükümlülüklerini yerine getirir. Her üyenin kooperatifin yönetilmesindeki ve yönlendirilmesindeki sorumluluğu  eşit düzeydedir. Bu kural şöylece özetlenir : “bir üye, bir oy” demokratik kuralı.
Kooperatif sermaye ne yapar ?
Tahminlere göre dünyadaki kooperatif finans kurumlarının toplam aktif miktarı 25 trilyon Dolar civarındadır.  Uzmanlara göre bu gösterge kooperatif finans kurumlarının başarısının bir kanıtıdır. Ancak araştırıcılar şu soruyu sormaktalar ve yanıtını aramaktadırlar :
- Güncel koşullarda kooperatifler ne yapmalı ?
Yanıt:
- Kooperatifler, yatırım konusunda kendi sermaye ihtiyaçlarını kendi yapıları içinde çözümlemelidirler.
Uzmanlar, toplumsal olarak sorumlu yatırım fonlarının sağlanabilmesi konusunda kooperatif sermaye fonlarına büyük ihtiyaç duyulduğunu belirtmektedirler. Bu yeni yatırım araçları ile “ilgili risklerin, ulusal ve uluslararası düzeydeki benzer  fonların dayanışmacı bir paylaşımla hafifletilebileceği” öngörülmektedir.
Kooperatif yatırımcılar,  böylece “ kendi değerlerini rencide eden veya kendilerine uzak olan projeleri finanse eden cılız finansal yatırımlardan” daha fazla yatırımlara yönelebilirler. Bununla birlikte kooperatifler daha ziyade, “kendilerine yakın olan ekonomik ihtiyaçlarına yanıt aramak için sermayelerini kullanırlar” .
Kooperatif işletmelerde sermaye oluşumu
Her işletme gibi kooperatif kurulurken  veya bir yatırım projesi uygularken gerekli finans kaynağını  kendi iç bünyesinden ve dış kaynaklardan sağlar.
Kooperatife katılım payları
Bir kooperatif kurulurken, uygulanacak ortak projenin maliyetine dikkate alarak girecek ortağın katılma payı hesaplanabilir. Çoğunlukla bu payların fiyatı, bir ortağın alabileceği asgari ve azami ortaklık payları kooperatif mevzuatında belirtilebilir. Örneğin 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa (KK)  göre, Türkiye’de bir kooperatif ortağının en fazla 5 000  pay alabileceği belirtilmektedir. Bu payların özellikleri şöyle özetlenebilir : kooperatif payları ada yazılıdır; piyasada alınıp satılmazlar; nominal değerlidirler; bu payların sahibi, bir faiz getirisinden çok, kooperatifin hizmetlerinden yararlanma hakkına sahiptirler; bu paylar ekonomik beklentiden çok, sosyal beklentilerin oluşmasına katkıda bulunduklarından “sosyal sermaye” olarak da adlandırılırlar.
İmtiyazlı katılım payları
Son onlu yıllarda kooperatiflerin çalıştığı bölgelerdeki oluşan tasarrufları kooperatif yatırımlara çekebilmek için Fransa, Kanada, vb.. bir çok ülkede “ortak/ortak-dışı imtiyazlı sermaye payları” üretilmektedir. Türk kooperatifçilik mevzuatında bu konuda bir yaklaşım görülmemektedir.
Gelir-gider fazlasından yaratılan kaynaklar
Kuşkusuz, kooperatif sermayenin oluşmasında en önemli kalemin, kooperatiflerin gelir-gider fazlarından oluşturulacak fonlardır . Yedek akçeler (rezervler), çeşitli fonlar,  kooperatifin bulunduğu ortama göre toplumsal ve ekonomik amaçlı olabilirler. KK’nun 38-41 maddelerine dayanarak bu fonların sayısı, amaçları, gelir-gider fazlasından aktarılabilecek oranları anasözleşmelerde belirlenir. Örneğin Türk KK’na göre kooperatifin gelir-gider fazlasından yaratılabilecek kooperatif sermayesi şöylece özetlenebilir :
- Ana sözleşmede aksine bir hüküm yoksa yılsonu gelir-gider fazlası kooperatifin yedek akçesine eklenir (KK, M.38/1);
Ortak dışı işlemlerden elde edilen gelir fazlası, anasözleşmede belirtilmek kaydıyla, kooperatifin gelişmesi için özel fonlara (örneğin kooperatif yatırım fonu,vb.. ) aktarılır (KK, M. 38/4);
- Gelir-gider farkının en az %10'u yedek akçeye, kooperatif üst kuruluşlarında ise buna ilaveten en az %5'i fevkalade yedek akçeye ayrılmadıkça ortaklara dağıtım yapılmaz (KK, M. 39/1);
- Anasözleşmede belirtilmek kaydıyla, kooperatif üyeleri ve çalışanları için yardım kuruluşları oluşturmak ve bunları işletmek amacıyla yardım fonları kurulabilir (KK,M.40/1);
Yedek akçelerin ve özel fonların kullanılış şekil ve şartları anasözleşmede belirtilir.
*                                                                                          
Böylece birim kooperatiflerde ve  birliklerde oluşacak sermayenin ekonomide “kooperatif amaçlara uygun” şekilde kullanılabilmesi için kooperatiflerin kendi “banka sistemi” ile bütünleşik çalışabileceği fiziki, hukuki, toplumsal, finansal, beşeri, vb… altyapısının oluşturulması gerekir.
 Birleşmiş Milletler’in 2012 yılını “Uluslararası Kooperatifler Yılı” olarak kutlaması, bunun sonucunda oluşturulan “Kooperatiflerin İnanılmaz Gücü” konulu “1. Uluslararası Kooperatifler Zirvesi”, bu zirveden alınan sonuçların Birleşmiş Milletler Örgütüne aktarılması önemli adımlardır. Türkiye’nin de 17 Ekim 2012’de “Türkiye Kooperatifçilik Stratejisi ve Eylem Planı”nı devreye soktuğunu açıklaması,  kooperatifçilikte olumlu gelişmelerin oluşacağının işaretleri olarak görmek mümkündür.
Kooperatifçi selamlarımla…
Dr. Ayhan ÇIKIN
t.ayhan46@gmail.com
http://blog.milliyet.com.tr/-kooperatif-sermaye--olusturmak/Blog/?BlogNo=419711&ref=fblike


Sameera Chathuranga Posted By Sameera Chathuranga

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipisicing elit, sed do eiusmod tempor incididunt ut labore et dolore magna aliqua. Ut enim ad minim veniam, quis nostrud exercitation test link ullamco laboris nisi ut aliquip ex ea commodo consequat contact me

Thank You

0 yorum :

Yorum Gönder